Issızlıkta
Isırgan otlarıyla dolu yollarda,
Iraklara doğru yürüyorum…
Isırıyor yüreğimi,
Isırgan otları gibi, acılar…
Islık çalıyorum,
Issızlıkta, korkumdan,
Israrla bağırıyorum, sesim çıkmıyor,
Islık gibi bir inilti çıkıyor ağzımdan,
Irgalamıyor bile bu ses,
Issızlığı…
Issızlıkta kimse duymuyor beni…
Islık gibi sesimi…
.
Ilgıt ılgıt bir yel vuruyor yüzüme,
Islanmış gözlerimde bir serinlik,
Ilgınların kokusunu duyuyorum,
Ilık ılık…
Issızlıkta ağlıyorum,
Işık yok zerrece, umut yok…
Itırlı dağlarda,
Issızlıkta kayboluyorum…
Ipıssız bir gecede veda ediyorum,
Issız yüreğime…
Ilık ılık kanıyor yüreğim,
Işıksız bir gecede…
Ilgınların kokusu yakıyor genzimi,
Ilgıt ılgıt esiyor veda esintisi,
Issızlıkta ölüyorum, ölüyorum…
Fisun Gökduman Kökcü