İçim Burkulur
Yalın ayak gezindiğim tozlu yollarım
Acep sen de beni hatırlar mısın?
Elma, incir sallandığım dallarım
Salıncağım sen de beni hatırlar mısın?
Yaylalarda nohut yolar üterdim
Don, gömleğim isli isli tüterdim
Yorgunluktan dizim titrer biterdim
Ardıç gölgeleri beni hatırlar mısın?
Kaldınız mı bilmiyorum dağlarda
İp sallayıp su çektiğim çağlarda
Anılarım tozlu kaldı yıllarda
Taştan kuyularım beni hatırlar mısın?
Popas’ım, Oluk’um, Körkuyu’m, suyum
Tipim degişse de has kaldı huyum
Yamaç yollarından ham çocukluğum
Oyunsuz günlerim beni hatırlar mısın?
Dedeleri sever, ebeyi sayar,
Ah demeye görsek bir komşu duyar
Yanlışımız olsa bir ince ayar
Veren canlar beni hatırlar mısın?
Ömür denen ne acaip bir ruya
Yetinmeyiz meylederiz saraya
Huzur bulduk şehirlerde biz güya
Kurdum, kuşum beni hatırlar mısın?
Altaylardan gelip yurt kurduk hancı
Burada da adı oldu Kazancı
İçime çöreklenir derin bir sancı
Veren özlem beni hatırlar mısın?
Bir gün Toroslara otursam kalsam
Yıkık taş duvardan evlere baksam
Dünü sarmalayıp koynuma alsam
Baykuşlarım beni hatırlar mısın?
Özlem depreştiren dostum sizlere
Hasret sığmaz soğumayan közlere
Selam olsun sizden kalan izlere
Bugünüm sen de beni hatırlar mısın?
Hayrettin Demirtaş