Eskimeyen
Han içinde üşüyen bir ahvalim var benim
ocakta
kısık ateşte
dem tutmayan çayım
çat kapı mutlulukların bekçisi değilim
geçmiyor ağrısı yürekte
eskimeyen
sevdalarım var benim
aniden sıkıntı basar akşam vakitlerinde canı
gece
can içinde üşüyen
başka bir yanım var benim
davetsiz misafiri değiliz bu dünyanın
ellerinde kına
kirpiklerinde gözyaşı anamın
şubatın hüznü
bir eksik hayalim var benim
önümüz ilkbahar
martta
canlanır doğa
ince ince yağan sevdalım var benim
yağmurum
ulaşa ulaşa gidilecek
uzun ince yollarım var benim
yüzyıllardır
mayısta, haziranda
dinmeyen bir isyanım var benim
Bülent Öntaş