Gönül
Yandın, heyhat! ne yaptın sen
Derunden uyanan mısın sen
Unutmuştur sanılansın sen
Zülfü yare dokundun mu gönül?
Unutmadın kâr mı bildin
Geldin sade,üzdün gittin
Cânanı biçâre mi bildin
Kendini ne sandın gönül?
Görmek ruhlara çare midir
Söylenilen günaha davet midir
Vaad-i vuslat Ahirde midir
Buna kimler inansın gönül?
Hamuşan Erdal, etme sözü
Kime güldürdün can özü
Kızar, kovalar ol yeryüzü
Buna, dayanır mısın gönül?
İkrarını terk eyledin
Sen, in’idâm değil miydin
Dost bağın virân eyledin
Ağyâr olmadın mı gönül?
Ebedden haberdar olaydım
İkrara sadık kul olaydım
Önü sıra yolu olaydım
Razı olur muydun gönül?
Yaktında, kıymet bilmedin mi
Bu yoldan sen geçemedin mi
Cemâli gitti görmedin mi
Çare olamadın mı gönül?
Bir faninin göçü, göz aça
Ağlarım anda yana yana
Ayrılığa ne merhem ola
Şimdi bulunur mu ki gönül?
Yunus gibi arayan mı olayım
Hallâc gibi savrulan mı olayım
Abdal gibi asılan mı olayım
Söyle, ne istersin gönül?
Hamuşan Erdal, cevap söyle
Seherlerde O’nu zikreyle
Vakti gelende bitse çile
Fakr-ı, affeder misin gönül?
Erdal Ayık